CEZA VE TEVKİFEVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Personel Disiplin Daire Başkanlığı

Tüm adli/idari soruşturmaların başlayışı, safahatı ve sonucu ile adli/idari soruşturma kapsamında uygulanan tutuklama, adli kontrol ve görevden uzaklaştırma tedbirlerinin Genel Müdürlüğümüz Personel Disiplin Daire Başkanlığı Disiplin Bürosuna derhal bildirilmesi gerekmektedir.

Sözleşmeli personel hakkında da aynı soruşturma usulünün izlenmesi, bu kapsamda; uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarının disiplin amiri tarafından verilebileceğinin, 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/B maddesinin 19.01.2023 tarihli, 7433 sayılı Kanun'a eklenen 7. fıkrasında “Kademe ilerlemesinin durdurulması ve üstü ceza verilmesini gerektiren fiil ve hâllerde disiplin kurulunun kararı alınarak sözleşmeli personelin görevine atamaya yetkili amirin onayı ile son verilir." hükmü gereğince, Kademe ilerlemesinin durdurulmasını veya Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektirir bir fiil işlenirse, disiplin soruşturması mevzuata uygun bir şekilde tamamlanarak Disiplin Amirince Teklif kararının Bakanlık Disiplin Kurulu ve Yüksek Disiplin Kurulunca değerlendirilmek üzere Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderilmesi, yapılan teklifin ilgili kurul tarafından sonuçlandırılmadan sözleşmenin feshi yönünde işlem tesis edilmek üzere Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyon Başkanlığına doğrudan gönderilmemesi gerekmektedir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 127 nci maddesinde belirtildiği üzere iki farklı düzenlemeye yer verilmiştir: 
1-Soruşturmaya başlama zamanaşımı: Uyarma, Kınama, Aylıktan Kesme ve Kademe İlerlemesinin Durdurulması cezasını gerektiren fiil ve hallerde disiplin soruşturmasına başlama zamanaşımı eylemin öğrenildiği tarihten itibaren 1 ay, Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve hallerde disiplin soruşturmasına başlama zamanaşımı eylemin öğrenildiği tarihten itibaren 6 aydır.
2-Karar verme zamanaşımı: Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet İKİ YIL içinde karar verilmesi gerekmektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus zamanaşımı başlangıcının fiilin öğrenilmesi tarihinden itibaren değil, fiilin işlendiği tarihten itibaren değerlendirilmesi gerektiğidir. Söz konusu 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde, disiplin soruşturmasının karar verme aşaması da dahil olmak üzere tüm süreçlerin tamamlanması gerektiği unutulmamalıdır. Bakanlık Disiplin Kurulu ve Yüksek Disiplin Kuruluna teklif üzerine giden dosyaların değerlendirilme ve karar verilmesi aşamalarında geçecek süre de dikkate alınarak disiplin amirliklerinde yapılacak işlemlerin makul sürede tamamlanması gerekmektedir. 

Disiplin soruşturmasına konu eylemin işlendiği anda görevde bulunan ancak daha sonra emekliye ayrılan, istifa eden, müstafi sayılan veya Devlet memurluğundan çıkarma cezası alan memurlar da dahil tüm Devlet memurları (sözleşmeli personel dahil olmak üzere) hakkında disiplin soruşturması yapılabilir. Vefat eden memur hakkında soruşturma evrakı işlemden kaldırılır. 
Disiplin soruşturmasının yapılması ve karara bağlanmasında, hakkında disiplin soruşturması yapılacak personelin disipline aykırı fiil veya hali işlediği anda görevli olduğu yerdeki disiplin amirleri yetkilidir. Söz konusu disiplin amirleri Adalet Bakanlığı Disiplin Yönetmeliği ekindeki cetvelde belirtilen amirlerdir. Ekli cetvelde yer alan amirlerden herhangi biri disiplin soruşturmasına başlayabilir. 
Kural olarak disiplin soruşturması muhakkiki atayan disiplin amiri tarafından sonuçlandırılır, ancak disiplin amirinin herhangi bir sebeple kurum ile ilişiğinin kesilmesi durumunda yerine gelen disiplin amiri yahut gecikmesinde sakınca bulunan hallerde vekalet eden disiplin amiri veya bir üst disiplin amiri tarafından soruşturmaya devam olunur ve sonuçlandırılır. 
Disiplin soruşturmasına konu eylemin iştirak halinde işlenmesi üzerine soruşturmanın bir bütün olarak yürütülmesi usul ekonomisi yönünden önemli olduğu gibi soruşturmanın etkin yürütülerek, delillerin bir bütün halinde değerlendirilip, doğru ve yeknesak sonuca ulaşmak açısından da gereklidir. Bu nedenle disiplin soruşturmasının eylemi iştirak halinde işlendiği iddia olunan personel arasında en üst ünvandaki personelin disiplin amiri tarafından yürütülmesi, yine en üst ünvandaki personele göre muhakkikin belirlenmesi uygun olacaktır.  

Tüm disiplin soruşturmaları muhakkik marifetiyle yürütülmesi zorunludur. 
Muhakkik olarak tâyin edilecek kişinin, hakkında soruşturma yapılan memurdan daha üst veya memura eşit bir görevde bulunması zorunludur. 
Muhakkik, disipline aykırı fiilin mağduru veya tanığı olması hâlinde disiplin soruşturmasını yürütemez.
Fiilin mağduru veya tanığı olan muhakkik, durumu gereğini yapması için kendisini görevlendiren disiplin âmirine bildirir. Disiplin âmiri, kendisine eşdeğer görevdeki bir kişiyi muhakkik olarak atayamaz.
Muhakkik görevini yapabilecek bir personel bulunmadığı durumlarda disiplin amiri soruşturmayı yapmak üzere düzenleyeceği tutanağı kendisinin bir derece üzerindeki disiplin amirine gönderir. Üst disiplin amirince uygun muhakkik tayin edilerek soruşturmaya devam edilerek sonuçlandırılır. 
Disiplin amiri tarafından muhakkikin uhdesindeki soruşturma dosyası teslim alınarak yeni bir muhakkik atanmak suretiyle soruşturmaya devam olunur ve sonuçlandırılır. 
Cumhurbaşkanlığı tarafından 30.04.2021 tarih ve 31470 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği'nde ''Memura savunma hakkı tanınmadan disiplin cezası verilemez. Savunma, soruşturma sürecinin son aşamasında disiplin amiri tarafından istenir'' ve “Muhakkik, savunma isteme ve disiplin cezası verme yetkisi hariç olmak üzere soruşturma konusuyla sınırlı olarak kendisini görevlendiren disiplin amirinin bütün yetkilerini haiz olup bu kapsamda her türlü evrakı incelemeye, hakkında inceleme yapılan memurun ifadesini almaya, memur tarafından gösterilen veya bilgisi olabileceğini değerlendirdiği kişilerden bilgi istemeye ve/veya bunları dinlemeye yetkilidir.” hükümlerinin yer aldığı, mevzuatta disiplin ceza verme yetkisinin disiplin amirlerinde olduğu, muhakkikin ise mütalaa da bulunduğu göz önüne alındığında, muhakkikin soruşturma yürütülen personelin ifadesine başvurması, disiplin amirinin ise muhakkik raporunun kendisine tesliminden sonra ve disiplin kararından önce bizzat savunma alması gerekmektedir.
Savunma istem yazısında hakkında soruşturma yapılan memura, isnat edilen fiil ve hâller açıkça belirtilmek suretiyle, disiplin cezasının eylemine karşılık gelen madde ve alt bent belirtilerek yedi günden az olmamak üzere (yedi gün veya daha fazla) verilen süre içerisinde bizzat veya vekili aracılığıyla yazılı veya sözlü olarak savunma yapması, aksi hâlde savunma hakkından vazgeçmiş sayılacağı hususunun bulunması zorunludur. 

Cumhurbaşkanlığı Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin Karar Süreleri başlığı altındaki 31’inci maddesinde “Disiplin amirleri; uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarını soruşturmanın tamamlandığı günden itibaren on beş gün içinde vermek zorundadır.” hükmü düzenlenmiş olup, on beş günlük sürenin hizmet içi düzenleyici bir süre olarak mevzuatta yer aldığı, işbu süre içerisinde karar düzenlenemediği takdirde disiplin soruşturmasının zamanaşımına uğramasına sebebiyet vermeyeceği açıktır. Muhakkik raporunun disiplin amirine tesliminden sonra makul süre içerisinde karar verilmesi gerekmektedir.

Disiplin amirleri Uyarma, Kınama ve Aylıktan Kesme cezalarını vermeye yetkili olup, eylemin kademe ilerlemesinin durdurulması veya Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren durumlarda yapılan soruşturma sonucunda ilgili kurullara teklif yapmaya yetkilidir. 

Disiplin hukukuna aykırı eylemin karşılığının kademe ilerlemesinin durdurulması cezası olup olmadığı hususunun Bakanlık Disiplin Kurulu tarafından değerlendirildikten sonra eylemin sübuta erdiğinin ortaya konulabileceği, bu nedenle disiplin amirlerinin kademe ilerlemesinin durdurulması cezası verme yetkisi olmadığı gibi alt ceza yoluna gitmeye karar verme yetkisi bulunmamaktadır. Ancak Bakanlık Disiplin Kuruluna sunulacak kademe ilerlemesinin durdurulması cezası teklifinde alt ceza uygulanabileceği yönünde disiplin amirleri görüş belirtebilir.  

Disiplin amiri alt ceza uygulanıp uygulanmayacağı hususunda takdir hakkını kullanırken, kararda somut gerekçelerle değerlendirme yapılması önem arz etmektedir. 


Disiplin soruşturmasının sonuçlandırılması için adli soruşturmanın sonucu beklemeye gerek yoktur. Disiplin suçunun işlendiğinin öğrenilmesinden itibaren zamanaşımı süresi içinde soruşturmanın başlatılıp sonuçlandırılması gerekmektedir. Ancak suç tarihi itibariyle işlemeye başlayan zamanaşımı süresi de gözetilerek adli soruşturmada edinilen delillerden de faydalanılması disiplin soruşturmasının etkin bir şekilde yürütülmesine katkı sağlayacağı açıktır. Fakat ceza mevzuatına göre mahkum olması veya olmaması disiplin cezası uygulanmasına engel teşkil etmez.
Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası teklifine ilişkin fiziki soruşturma dosyasının Ceza İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan Bakanlık Disiplin Kuruluna gönderilmesi, teklife ilişkin soruşturma dosyasının UYAP üzerinden taratılarak Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne bilgi amacıyla bildirilmesi gerekmektedir. 
Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklifine ilişkin fiziki soruşturma dosyasının Ceza İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan Yüksek Disiplin Kuruluna gönderilmesi, teklife ilişkin soruşturma dosyasının UYAP üzerinden taratılarak Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne bilgi amacıyla bildirilmesi gerekmektedir.
Disiplin cezalarına karşı açılan iptal davaları neticesinde idari yargı mercileri tarafından verilen kararların Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığı ile disiplin amirliklerine gönderilmesinin akabinde Genel Müdürlüğümüzden ayrıca müzekkere beklenmeksizin İYUK 28. Maddesi gereğince yerine getirilmesini teminen disiplin işlemleri yönünden mahkeme gerekçesine uygun işlem tesisinin unutulmaması gerekmektedir.
Hükümlü/tutuklular ile yükümlüler bulundukları kurumlarına ibraz edecekleri dilekçeleri veya kapalı zarf yöntemiyle, ACEP (Akıllı Teknolojilerin Ceza İnfaz Kurumlarına Entegrasyonu Projesi) kapsamında "Bakanlık İletişim Uygulaması", hükümlü/tutuklu yakınları, vasisi veya vekilleri tarafından Cumhuriyet Başsavcılıklarına sunulacak dilekçeleri aracılığıyla, CİMER, mail, faks vb. yollar aracılığı ile başvuruda bulunabilmektedirler. 
Şikâyet Bürosuna intikal eden tüm başvurular titizlikle değerlendirilmeye alınmaktadır.
 
Görev yaptıkları kurumlar vasıtasıyla, Cumhuriyet Başsavcılıklarına sunulacak dilekçeleri aracılığıyla, CİMER, mail, faks, UYAP Vatandaş Portalı vb. yollar aracılığı ile başvuruda bulunabilmektedirler. 
Şikâyete konu olan başvurularda kurumlarımızda özellikle aynı isim ve soy isme sahip birçok hükümlü/tutuklu ve yükümlü bulanabildiğinden; hükümlü/tutuklunun adı soyadı, bulunduğu ceza infaz kurumu, anne/baba adları belirtilmelidir. 
Ceza infaz kurumu içerisinde hükümlü/tutuklu ile yükümlüler ve yakınlarının, personel ve yakınlarının mağduriyetlerine sebebiyet veren iddia ve sorunlar büromuz görev alanında değerlendirmeye alınmaktadır.
Hükümlü/tutuklu ve yükümlülerin bulundukları ceza infaz kurumu veya denetimli serbestlik müdürlüklerinin bağlı olduğu ağır ceza Cumhuriyet Başsavcılıklarından takibi yapılabilmektedir.