Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İzmir Adli Tıp ile İzmir ve Karşıyaka Denetimli Serbestlik Hizmet Binalarının açılış törenine katıldı.
Bakan Tunç, açılışta yaptığı konuşmasına; “Bugün burada açılışını gerçekleştirdiğimiz üç hizmet binamız var. Birisi İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı Bölge Başkanlığı, üç büyük şehrimiz İzmir, Aydın, Manisa illerimize hizmet edecek bir hizmet binasının açılışını gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda Karşıyaka ve İzmir denetimi serbestlik hizmet binalarının da açılışını gerçekleştiriyoruz. Yani üç hizmet binasının bir açılışı söz konusu. İzmir'imiz Bakanlıklarımızın, Hükümetimizin Cumhurbaşkanlığımızın liderliğinde çok önemli yatırımlara sahne oluyor.” sözleri ile başladı.
Konuşmasında, adalet sisteminde yapısal bir dönüşüme de vurgu yapan Bakan Tunç; “2002’de sadece 78 müstakil adalet sarayı varken bugün 380’e çıkardık. Kapalı alan miktarını on kattan fazla arttırdık. Ve yine artırmaya devam ediyoruz. Şu anda yapım ihalesi devam eden yine temel atma töreni gerçekleşmiş ve inşaatı başlamış, inşaatı devam eden, ihaleleri tamamlanan 34 adliye binamız var, ülkemiz genelinde. 4 adli tıp binası ve 14 ceza infaz kurumu dahil olmak üzere toplam 49 proje hayata geçirilirken, 2025 yılı yatırım programında etüt çalışmaları devam eden 32 adliye ve 21 ceza infaz kurumu olmak üzere toplam 53 projemiz var. Dolayısıyla tabii ki sayın milletvekilimizin de bahsettiği tasarruf tedbirlerinin uygulandığı bir dönemde Sayın Cumhurbaşkanımıza çok teşekkür ediyoruz. Adaletten kısıtlama olmaz. Güvenlikten kısıtlama olmaz. Dolayısıyla adalet gecikmeden tesis edilmeli ve bu yatırımlar aksamadan sürmelidir dedi ve gerçekten adalet teşkilatımıza büyük destek verdi. Burada Ben Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“İnfaz Sistemi Hükümlüleri İnfaz Sonrasındaki Hayatlarına Hazırlayabildiği Ölçüde Başarılı Olur”
Bakan Tunç, ceza infaz sisteminin yalnızca suçlunun cezasını çekmesini değil, aynı zamanda topluma yeniden kazandırılmasını hedeflediğini vurguladı. Konuşmasında, infaz sürecinin suçlunun hak ettiği cezayı çekmesi kadar, bu sürecin sonunda bireyin topluma kazandırılması ve bir daha suç işlemeyecek şekilde hayata hazırlanmasını sağlaması gerektiğini belirtti. Tunç, “İnfaz sistemi, hükümlüleri infaz sonrasındaki hayatlarına hazırlayabildiği ve onları toplumun bir parçası haline getirebildiği ölçüde başarılıdır. Bu bağlamda, 2005 yılından bu yana adalet sistemimizin önemli bir parçası olan denetimli serbestlik sistemi, belirli yükümlülüklerin yerine getirilmesini içeren bir yaptırım türüdür. Denetimli serbestlik, tam anlamıyla bir özgürlük hali değildir; şüpheli, sanık veya hükümlünün sürekli denetim altında tutulduğu bir kontrol mekanizmasıdır. Bu sistemle, hükümlüye uyması gereken bir denetim planı hazırlanarak, uyarı ve önerilerde bulunulmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Denetimi Serbestlik Yükümlüleri Cezalarını İnfaz Ederken Toplum Yararına İşlerde de Görev Yapıyorlar”
Bakan Tunç, denetimli serbestlik tedbiri altındaki yükümlülerin kamu yararına yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Konuşmasında, “Her geçen gün büyüyen denetimli serbestlik sistemi, 149 denetimli serbestlik müdürlüğü ve 6 bin personelle 437 bin yükümlünün denetim ve takibini gerçekleştirmektedir. 2013 yılında kurulan elektronik izleme merkezi aracılığıyla ise yaklaşık 67 bin 500 kişinin denetimi, elektronik izleme ekipmanları kullanılarak yapılmıştır.
Ayrıca denetimli serbestlik yükümlüleri cezalarını infaz ederken toplum yararına işlerde de görev almaktadır. 2024 yılı içerisinde 108 bin yükümlü, başta belediyeler, adliyeler, camiler ve kaymakamlık binaları olmak üzere birçok kamu kurumunda kamuya yararlı işlerde çalışmıştır. Bu kapsamda 648 okulun boya, tamirat, tadilat ve temizlik işleri gerçekleştirilmiş, kamu kurumlarına önemli katkılar sağlanmıştır. Şu anda ise 12 bin hükümlü kamu yararına işlerde çalışmaya devam etmektedir. Ayrıca çeşitli kurumlarla yapılan iş birliği protokolleri sayesinde bu çalışmalar giderek artış göstermektedir. Son 10 yılda, 2 bin 746 yükümlü meslek edinmiş ve kendi işini kurmuştur. Bugün açılışını yaptığımız İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, 14 bin 703 metrekare kapalı kullanım alanı ve Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ise 3 bin 200 metrekare kapalı kullanım alanı ile hizmete girmiştir. Her iki müdürlük de 224 kişilik konferans salonu, toplantı salonları, 13 infaz bürosu, 44 bireysel görüşme odası ve 10 grup çalışma odasıyla İzmir il sınırındaki 17 ilçeye hizmet sunacaktır.” ifadelerini kullandı.
Açılış töreninde Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım da bir konuşma yaptı. Konuşmasında; “Malumunuz olduğu üzere, denetimli serbestlik sistemimizin temel amacı, suç işleyen bireylerin topluma yeniden uyum sağlamalarına yardımcı olmaktır. Her bir yükümlünün hayatına dokunmak, onlara yeni bir başlangıç fırsatı sunmak ve topluma yeniden kazandırılmalarını sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur.
Adalet hizmetlerinin etkinliğini ve verimliliğini artırmak amacıyla, Genel Müdürlük olarak teknolojiyi yakından takip ediyor ve dijital dönüşüme büyük önem veriyoruz. Bu kapsamda, denetimli serbestlik hizmetlerinde teknolojik dönüşümü hızla hayata geçirme gayreti içerisindeyiz. Elektronik takip sistemleri ve otomatik izleme teknolojileri sayesinde, denetimli serbestlik süreçlerini daha şeffaf ve etkin bir şekilde yönetiyor ve aynı zamanda denetim yükünü azaltıyoruz. Bu dönüşümün, vatandaşlarımızın güvenliğini artırdığına ve hizmet kalitesine büyük katkı sağladığına inanıyoruz.
Önümüzdeki dönemde teknolojiyi daha etkin kullanarak, denetimli serbestlik süreçlerini daha hızlı ve güvenilir hale getirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, Sayın Bakanımızın talimatları doğrultusunda, ulusal çalışmalarımızın yanı sıra uluslararası alanda da denetimli serbestlik modelimizi örnek bir konuma taşımayı amaçlıyoruz. Uluslararası kuruluşlarla yakın temas halinde çalışarak projeler yürütmek, deneyim ve bilgi birikimimizi daha da geliştirmemize katkı sağlıyor. Çeşitli uluslararası üyeliklerimiz aracılığıyla hem başarılı uygulamalardan faydalanıyor hem de kendi iyi uygulamalarımızı paylaşma fırsatı buluyoruz.
Sayın Bakanım, kıymetli misafirler, bugün açılışını gerçekleştireceğimiz İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nün, milletimize ve devletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu binaların yapımında emeği geçen, başta Sayın Bakanımız olmak üzere, tüm destek verenlere şükranlarımı sunuyorum.” ifadelerini kullandı.
Açılış törenine, Adalet Bakan Yardımcıları Ramazan Can, Hurşit Yıldırım, Niyazi Acar ve Mehmet Yılmaz, İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, HSK Başkanvekili Mehmet Akif Ekinci, İzmir Milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya ile Yaşar Kırkpınar, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürü Turan Kuloğlu, Adalet Bakanlığı Destek Hizmetleri Daire Başkanı İbrahim Çetin, Adalet Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Serdar Ateş, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Oğuzhan Yaşar, Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Tahir Hırslı, Adli Tıp Kurumu Başkanı Hızır Aslıyüksek, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İşyurtları Kurumu Başkanı Hüsnü Gezginci, Adalet Bakanlığı Müşaviri Fahri Mutlu Tosun, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Fatih Güngör, Destek Hizmetleri Daire Başkan Yardımcısı Erdoğan Böcek, Denetimli Serbestlik Daire Başkanı Dr. Hüseyin Şık, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, İzmir Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Gökberk Sunal, İzmir BAM Cumhuriyet Başsavcısı Kazım Arapoğlu, İzmir BAM Başkanı İdris Kızır, İzmir BİM Başkanı Mustafa Gürsoy, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcısı Halil Sezgin, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcıvekilleri Hakan Hançer, Erdem Işık ve Hacı Hüseyin Düşdemir, Karşıyaka Adliyesi Komisyon Başkanı Mehmet Özcan, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, Adli Tıp Kurumu Başkan Yardımcısı Av. Ahmet Bensiz ve İzmir Adli Tıp Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir katıldı.
Adalet Bakanı Tunç, İzmir'de Şehitler Fethi Sekin ve Musa Can'ı Anma Törenine Katıldı
Bakan Tunç, İzmir'de 8 yıl önce gerçekleştirilen terör saldırısında şehit olan polis memuru Fethi Sekin ile mübaşir Musa Can için İzmir Adalet Sarayı'nda düzenlenen anma törenine katıldı.
Bakan Tunç, burada yaptığı konuşmada, Fethi Sekin ile Musa Can'ın ailelerine, sevenlerine, emniyet ve yargı teşkilatına başsağlığı dileyip, onların adlarını ve aziz hatıralarını hiçbir zaman unutmayacaklarını söyledi.
Bundan 8 yıl önce hain teröristlerin bomba yüklü araçla İzmir Adliyesi'nin C Blok girişine gelerek alçakça bir saldırı girişiminde bulunduklarını anımsatan Tunç, "Adliyemizi, teşkilatımızın mensuplarını ve o esnada adliyede bulunan vatandaşlarımızı hedef alarak büyük bir katliam gerçekleştirmek niyetindeydiler. Bu alçak niyeti gerçekleştirmek üzere harekete geçtiklerinde karşılarında kahraman polisimiz Fethi Sekin'i buldular. Fethi Sekin, Trafik Denetleme Şubesi'ne bağlı bir polisti ve adliye önünde görevliydi. Asli sorumluluğu terörle mücadele olmamasına rağmen teröristlerin niyetini anlar anlamaz hemen silahına sarıldı, kurşunu bitene kadar hainlerle kahramanca çatıştı ve terörün adliyemizi teslim almasına canı pahasına geçit vermedi." diye konuştu.
Adliyede görevi başındayken hainlerin kurşunuyla şehit olan Musa Can'ı da asla unutmayacaklarını vurgulayan Bakan Tunç, Mehmet Selim Kirazlara, Ömer Halisdemirlere ve Fethi Sekinlere minnet ve şükran borçlu olduklarını bildirdi.
Şehitleri her zaman terörsüz Türkiye'nin kahramanları olarak anacaklarını ifade eden Tunç, dünyanın her yerinde terörün bir insanlık suçu olduğunu söyledi.