Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından bu sene 11’incisi düzenlenen Denetimli Serbestlik Hizmetleri Değerlendirme Toplantısı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım’ın katılımıyla Antalya’da yapıldı.
İki gün süren toplantıda, denetimli serbestlik hizmetleri ele alındı. Türkiye çapında görev yapan denetimli serbestlik müdürlerinin katıldığı toplantının açılış töreninde Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım konuşma yaptı. Genel Müdür Yıldırım konuşmasına; “Denetimli Serbestlik Hizmetleri 11. Değerlendirme Toplantısı için toplandık. Bu geçtiğimiz 11 toplantıda, geçtiğimiz 20 yılda çok önemli gelişmeler çok önemli hikayeler yazıldı çok önemli aşamalar kat edildi. Bugün 11.’sini yapacağımız bu toplantıda hem bir önceki yılı önceki değerlendirmesini ve muhasebesini yapacağız. Hem güncel olarak denetimli serbestlikte neredeyiz, nerelere geldik, neler yaptığımızı hep birlikte değerlendireceğiz. Bir yandan da ortaya yeni bir vizyon koyma, yeni hedefler koyma yeni yöntemler koymanın çalışmalarını burada sizlerle ortak aklı kullanmak suretiyle yapmaya çalışacağız. Bu toplantılar bizler için sistemin gelişiminde son derece yararlı ve ufuk açıcı toplantılar oldu olmaya da devam edecek.” sözleri ile konuşmasına başladı.
“Denetimli Serbestlik Bir Rehberlik Müessesesidir”
Genel Müdür Yıldırım, denetimli serbestlik hizmetlerinin yeniden topluma kazandırma unsuru olduğunu ifade ederek; “Denetimli serbestlik, yaptırımın kendisi olduğu gibi, daha ziyade bireyi topluma sağlıklı bir şekilde kazandıracak ve toplumla uyumlu hale getirecek en makul ve en doğru destek verme biçimidir. Yani, biz denetimli serbestliği bir yaptırım olarak görmüyoruz; denetimli serbestlik aslında bir rehberlik müessesesidir. Ceza infaz kurumu ile dışarısı arasındaki en güçlü köprüdür. Bu nedenle, gittikçe zorlaşan bir zeminde, kurumumuzu daha iyi anlatmak ve görevlerimizi daha fonksiyonel bir şekilde yerine getirmek zorunda olduğumuz bir döneme girdiğimizi belirtmek istiyorum. Ayrıca, bu toplantının Türkiye’nin güncel koşullarına uygun bir zamanda yapılıyor olmasını da anlamlı bulduğumu ifade etmek istiyorum.” dedi.
Denetimli serbestlik hizmetlerinin daha genç bir oluşum olduğunu dile getiren Genel Müdür Yıldırım; “Denetimli serbestlik kurumsal olarak çok genç bir yapıdır. Her fırsatta iftiharla dile getiriyorum; adeta elimizde doğdu. Bu salonda bulunan birçok arkadaşım, benim gibi, 2005 yılından beri sistemin içinde yer alıyor. Denetimli serbestlik elimizde doğdu, ileride muhtemelen "Ben bunun bebekliğini bilirim" diyeceğiz. Ancak bu kadar genç bir kurumun geleceğe yönelik üstlendiği misyon son derece önemli. Bu kısa sürede, biraz önce de belirttiğim gibi, büyük mesafeler katettik ve denetimli serbestliği geliştirerek 20. yılına getiriyoruz. Bu, çok özel bir dönem. 10. yılı birlikte geçirmiştik, şimdi ise 20. yılda iyi bir muhasebe yapmak gerekiyor.” dedi.
“Biz Bu Seneyi İnfaz Sistemi İçerisinde Denetimli Serbestlik Yılı Olarak Geçirmek İstiyoruz”
Genel Müdür Yıldırım, denetimli serbestliğin yirminci yılının önemli olduğunu dile getirerek; “Bu yılı infaz sistemi içinde "Denetimli Serbestlik Yılı" olarak geçirmek istiyoruz. Yirminci yılımızda, Türkiye Yüzyılı'nda, denetimli serbestliği sadece bir slogan, afiş ya da kulağa hoş gelen ifadelerle değil, reform niteliğinde gelişmelerle öne çıkarmayı hedefliyoruz. Genel Müdürlüğümüzde bu yönde adımlar atmaya başladık. Sahada da bu heyecanı hissettiğinizi biliyoruz; arkadaşlarımız sizi ziyaret ediyor, yeni yaklaşımlar ve beklentiler sunuyor. Dolayısıyla, yirminci yılımızda sizlerden de yeni fikirler ve yaklaşımlar bekliyoruz. Dünün geride kaldığını, bugün ise yeni şeyler söyleme vaktinin geldiğini vurgulamak istiyorum. Bu yirmi yılda kendimizi tekrar etme lüksümüz yok. Hem sistemimizi geliştirirken hem de paydaşlarımızı daha güçlü bir şekilde sisteme dahil edeceğiz. Bugüne kadar birçok paydaşla birlikte çalışmalar yaptık, çünkü denetimli serbestlik sadece bizim tekelimizde olan bir alan değil; tek başımıza yürütebileceğimiz bir saha da değil. Bu, tamamen bir sosyal sorumluluk alanı ve paydaşlarımızla birlikte daha büyük hizmetler üretmek için bu alanı etkin ve güçlü bir şekilde kullanacağız. Sizler de etkin ve güçlü yönetiminizle daha iyi ve doğru işler yapacaksınız. Bu nedenle, yirminci yılımızda paydaşlarımızla ilişkilerimizi daha da güçlendireceğiz. Onların sahaya daha aktif katılımını sağlayacağız. Yerel yönetimlerle iş birliğimizi artıracak, onların desteğini alacağız. Üniversitelerle de ilişkilerimizi derinleştirerek akademik çalışmaları alanımıza dahil edeceğiz. Tüm bunlar, sistemimizin gelişimi için son derece önemli adımlar olacak.” dedi.
“Denetimli Serbestlik İnfazın Geleceğidir”
Genel Müdür Yıldırım, denetimli serbestlik hizmetlerinin infazın geleceğinde önemli bir figür haline geleceğini dile getirerek; “Denetimli serbestlik alanı hakkında 2005 yılından beri "infazın geleceği" olduğunu söylüyoruz. Bizim yaklaşımımız, denetimli serbestliğin infazın geleceği olduğudur. Bugün ya da yarın infaz süreçleri, denetimli serbestlik üzerinden yürütülecektir. Bunu yaparken de teknolojinin sunduğu imkanlardan en üst düzeyde faydalanmak zorundayız. Hatta bana göre, gelecekte ceza infaz kurumları tamamen ortadan kalkacaktır. Bu bir vizyondur. Teknolojinin sağladığı imkanlarla özgürlüğü kısıtlama cezaları uygulanacaktır çünkü teknoloji bunu mümkün kılıyor. Şu anda elektronik kelepçeyle yürüttüğümüz bu çalışmalar, kısa zamanda, hepinizin bildiği Biosis ile daha kapsamlı ve geniş alanlara yayılacak bir sisteme dönüşecektir. Dolayısıyla dijital sistemleri denetimli serbestlikte etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz ve bu sistemleri geliştirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Teknolojinin gelecekte hangi alanlarda daha farklı imkanlar sunabileceğini de hep birlikte değerlendireceğiz.” dedi.
Genel Müdür Yıldırım son olarak; “Sayın Cumhurbaşkanımızın dün açıkladığı bazı konular ve Adalet Bakanımızın ifade ettiği hususlar çerçevesinde, denetimli serbestlik alanında önümüzdeki süreçte birtakım değişikliklere gideceğiz. Bu revizyonları, siz değerli yöneticilerimizin alandaki etkinlikleriyle en iyi şekilde, süratle ve başarıyla uygulayacağımızdan hiç şüphemiz yok. Ayrıca, özellikle genel müdürlükle olan ilişkilerinizi yoğun bir şekilde sürdürmenizi istiyoruz. İki gün sürecek bu toplantının, denetimli serbestlik sistemimize büyük katkı sağlayacağından da eminim. Toplantıya çeşitli yerlerden katılan kıymetli müdürlerimiz arasındaki görüş alışverişinin çok değerli olduğunu biliyorum. Birbirimizden tecrübe aktarımı suretiyle faydalanacağımız alanlar mevcut. Bu süreç boyunca, arkadaşlarımız sizlerle yakından ilgilenecek, sizler de birbirinizle temas halinde olacaksınız. Her türlü probleminizi burada bulunan genel müdürlük yetkililerine iletebilirsiniz, iletişim içinde olacağız. Burada olmanın anlamı da bu. Bu vesileyle, bu toplantının düzenlenmesinde emeği geçen Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı'na teşekkür ediyorum. Toplantının verimli ve yararlı geçmesini temenni eder, hepinizi saygıyla selamlarım.” sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.
11. Denetimli Serbestlik Değerlendirme Toplantısına; Genel Müdür Yardımcıları Fatih Güngör ile Banu Demirci Altay, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Daire Başkanları, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Yakup Ali Kahveci, Antalya Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Oğuzhan Yaşar, Antalya Başsavcı Vekili Adnan Tabar, Bölge Adliyesi Başkanı Orhan Özdemir, Elmalı Cumhuriyet Başsavcısı Yasin Alpdündar, Kontrolörler Kurulu Başkanı Yusuf Kenan Çağlar, tetkik hakimleri ve denetimli serbestlik müdürleri katıldı.