Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Derneği’nin (ICPA) 27. Yıllık Konferansı, ceza infaz sistemlerinin geleceğine ışık tutan önemli isimleri bir araya getirdi. Konferansın dikkat çeken konuklarından biri, Netflix’in dünya çapında ses getiren “Inside the World’s Toughest Prisons” (Dünyanın En Zorlu Hapishaneleri) belgesel dizisinin sunucusu Raphael Rowe oldu.
Rowe, farklı ülkelerdeki hapishaneleri yerinde gözlemleyerek infaz sistemlerini derinlemesine inceleyen, insan onuruna saygılı, rehabilitasyonu merkeze alan ve eğitimin dönüştürücü gücüne inanan bir infaz anlayışının güçlü savunucusu olarak tanınıyor.
Mahkûmiyetten Dünyaca Tanınan Bir Belgeselciye
Raphael Rowe’un hikayesi, adalet ve yeniden doğuşun sembolü olarak görülüyor. 1988 yılında işlemediği bir suçtan dolayı mahkûm edilen Rowe, tam 12 yıl ceza infaz kurumunda kaldı. Uzun mücadelelerin ardından özgürlüğüne kavuştuğunda, yaşadıklarını adalet, reform ve insan hakları ekseninde bir misyona dönüştürdü.
Bugün, Netflix’in sevilen yapımı Inside the World’s Toughest Prisons aracılığıyla dünyanın dört bir yanındaki ceza infaz kurumlarını ziyaret ediyor; hükümlülerin, infaz personelinin ve yöneticilerin hikayelerini empatiyle dinliyor. Bu yaklaşımıyla Rowe, infaz sistemlerine dair kamuoyunda yeni bir farkındalık yaratıyor.
“Raphael Rowe Foundation”: İyileştirme Odaklı Bir Misyon
Kurduğu Raphael Rowe Foundation ile dünya genelinde ceza infaz kurumlarında insani koşulların iyileştirilmesi, mahkûmların topluma yeniden kazandırılması ve “ikinci bir şans herkesin hakkıdır” anlayışının yaygınlaştırılması yönünde çalışmalar yürütüyor.
Rowe’un vizyonu, yalnızca cezalandırmaya değil, bireyleri yeniden topluma kazandırmaya odaklanan çağdaş bir infaz sistemi inşa etmek.
Sesleniş’ten Özel Röportaj
Konferans kapsamında Rowe ile Sesleniş Gazetesi adına özel bir röportaj gerçekleştiren İnfaz ve Koruma Memuru Eda Kışlacık, Rowe’a iyileştirme, eğitim, topluma yeniden kazandırma ve insan onuruna dayalı infaz yaklaşımları hakkında sorular yöneltti.
Röportajda, Rowe’un ceza infaz kurumlarında eğitim ve mesleki gelişimin rolüne dair görüşleri, suçun toplumsal nedenleri üzerine düşünceleri ve hapishanelerin yalnızca cezalandırma alanları değil, insan hayatını yeniden şekillendirme fırsatları sunan kurumlar olması gerektiği yönündeki vurguları öne çıktı.
Bu özel söyleşi, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün süreli yayını “Değer” dergisinde yayımlanacak.
Raphael Rowe, konferanstaki konuşmasında şu ifadeyi kullandı:
“Bir mahkûmun değişimi, ona inanan bir sistemle mümkündür. İyileştirme ve yeniden topluma kazandırma, modern ceza adaletinin en güçlü araçlarıdır.”
Bu sözleriyle, hem uluslararası ceza infaz camiasına hem de Türk ceza infaz sistemine ilham veren Rowe, adaletin yalnızca cezalandırma değil, dönüştürme süreci olduğunu bir kez daha hatırlattı.


